Abim benim; Dostum, Normal sıradan hiç bir şey beklememeyi öğrettin bana 15 sene beraber… Dostum benim Huysuz ihtiyarım Ya da huysuz ihtiyarın Hastalık atlattın, organ yetersizliği, ne uğraştık beraber Hiç geri durmadın Beşiktaş’tan gelen ve bütüm semti ele geçiren sensin işte, karakol aradı lan beni kedinizi tutukluyoruz diye, bütün semt senindi, biz figüran ah be
Zor nefes alıyordu,boğuluyormuş gibi vücudunu öne uzatıp azıcık kalmış ciğerlerine çekmeye çalışıyordu oksijeni. Tedavisi kötüye gitmeye başlamıştı, o şaşkın bakışlı gözleri güçsüz yardım dilenen iki büyük miskete dönüşmüştü. 5 gün önce 1 litreye yakın ciğerlerinden sıvı çekmiştim,yaban otları gibi sinsice yayılmış, yemyeşil topraklara beton dökülmüş gibi akciğerler kurutmaya başlamıştı. Önlenemez bir tsunami gibi ele geçiriyordu
‘Nedir mi yalnızlık-Kendine sor önce’ der Edip Cansever… ‘Nedir mi yalnızlık-KEDİNE sor önce’ diyorum o zaman ben de. Mama ve su vermek yetmez, şöyle karşılıklı oturup Türk kahvesi içerek sohbet edebiliyor musunuz kedinizle? Efendim? Abartmış olabilirim ama mama ve su vermekle yetinmeyelim, kliniğimizin önerisidir :)… Kitap da dahil bu öğüde 😉 (Karanfil elden ele)